SIKÇA SORULAN SORULAR

Kredi alırken kendi nakit akışınıza bağlı olarak Bankaların sunduğu farklı ödeme alternatiflerinden faydalanabilirsiniz:

Eşit Taksitli Ödeme Planı: En sık kullanılan yöntem aylık eşit taksitli ödeme planıdır. Kredi vadesi boyunca taksit tutarı değişmez. Eğer aylık sabit bir geliriniz varsa bu ödeme planını tercih edebilirsiniz.

Artan Taksitli Ödeme Planı: Aylık taksitlerin belli periyotlarda önceden belirlenen tutarlarda arttığı ödeme planlarıdır. Örneğin ilk 12 ay ayda 1000 TL, daha sonraki 12 ay ayda 1500 TL, son 12 ay için de ayda 2000 TL gibi değişen tutarlarda oluşturulacak bir ödeme planı tercih edebilirsiniz. Özellikle gelirinizin ileriki tarihlerde artacağı yönünde bir beklentiniz varsa bu tip bir ödeme planı taksit ödemelerinizi daha rahat yapmanıza olanak sağlayabilir.

Azalan Taksitli Ödeme Planı: Aylık taksitlerin belli periyotlarda önceden belirlenen tutarlarda azaltıldığı ödeme planlarıdır. Çok tercih edilmemekle birlikte eğer toplamda ödediğiniz faiz tutarının daha düşük olmasını tercih ediyorsanız bu tip bir ödeme planı seçebilirsiniz.

Ara Ödemeli Ödeme Planı: Krediniz aylık taksitlerle öderken ara tarihlere daha yüksek tutarlı ara ödemeler yerleştirebilirsiniz. Bu tip bir ödeme planı tercih ettiğiniz aylık taksitleriniz normalde ödeyeceğinizden daha düşük olur ve ödemeleri siz zorlamaz. Eğer yılda bir veya bir kaç kez elinize toplu para geçiyorsa kredi taksitlerinizi düşürmek için ara ödemeli planı tercih edebilirsiniz.

Balon Ödeme Planı: Kredini son taksidinin yüklü bir tutar olarak belirlenerek aylık taksitlerin düşürülmesi şeklinde oluşturulan ödeme planlarıdır. Bu tip ödeme planlarında aylık taksitler normal bir ödeme planına göre önemli ölçüde azalabilir ancak toplamda ödediğiniz faiz miktarı diğerlerine göre çok daha yüksek olur. Özellikle aylık taksitlerin daha ödenebilir olması için ileride elde edilecek bir toplu para ile kredinizi kapatmayı tercih ediyorsanız balon ödeme planını tercih edebilirsiniz ancak unutmamak lazım ki Bankanız bu tip bir ödeme planına onay vermek için ilerideki balon ödemenizi nasıl yapacağınızı da sorgulamak isteyecektir.

Esnek Ödeme Planı: Ödeyeceğiniz kredinin taksit vadelerini ve tutarlarını sizin belirleyeceğiniz planlardır. Bu şekilde tamamen nakit akışınıza uygun ödeme planları oluşturup bankanıza sunabilirsiniz. Seçeceğiniz ödeme tarihleri ve tutarlarına bağlı olarak toplam ödeyeceğiniz kredi faizi değişeceğinden her bir plan alternatifini bankanıza danışarak oluşturmanız en sağlıklısı olacaktır.


Bireysel ihtiyaç kredilerine; banka şubelerinin yanı sıra bireysel internet şubelerinden, mobil bankacılıktan, Müşteri İletişim Merkezlerinden, ATM’lerden ve kısa mesaj (SMS) ile telefondan başvuru gerçekleştirilebilir. Yapılan değerlendirmelerin ardından olumlu sonuçlanan krediler anında kullanabilir ve kişilerin bireysel hesaplarına aktarılır. Kredi değerlendirmeleri süreleri kredinin türüne ve bankalara göre değişiklik göstermektedir.


Faturaların düzenli ödenmesi kredi başvurularında önem arz etmektedir. Özellikle faturalarınızı ödemediğiniz zaman adınıza başlatılabilecek olan yasal takip süreçleri kredibilitenizi de olumsuz olarak etkiler. Fatura ödemelerinin kredi notuna herhangi bir olumlu veya olumsuz etkisi olmamasına rağmen özellikle GSM şirketlerinin ödemeyen taksitleri kredi değerlendirmesinde özellikle dikkate alınır.


Ticari ödemelerin tamamının aksatmadan düzenli ödenmesi , bireysel kredi başvurularını  olumlu etkiler. Özellikle şahıs firmalarında ve küçük ölçekli işletmelerde kişisel krediler ile ticari krediler ortak değerlendirilir.


Ticari kredi değerlendirmesinde firma ve sahibi/ortaklarının kredi geçmişi değerlendirilmektedir. Dolayısıyla şahsi kredi ödemelerinizin de düzenli olması önemli bir durumdur.


Bankada bulunan her türlü yatırım ve birikim hesabı kredi başvurunuzun değerlendirilmesinde önemlidir. Bankalar birbirleri ile bu tip bilgileri paylaşmadıklarından mevcut varlıklarınız sadece ilgili banka tarafından görülüp değerlendirmeye alınabilir. Bankalardaki mevcut varlıkların kredi notu üzerinde herhangi bir etkisi yoktur. Kredi notu sadece kredi kullanım ve geri ödeme bilgileri üzerinden hesaplanan bir nottur.


Esas olarak kredi değerlendirmesi başvuran kişinin kredibilitesi üzerinden yapılmakla birlikte başvuran kişinin gelirinin yeterli olmaması ve/veya borçlanmasının yüksek olması halinde banka krediyi onaylayabilmek için hanedeki diğer kişilerin de gelir ve borç bilgilerini talep edebilir. Bu tip bir durumda o kişinin de muvafakatı ile eşlerin veya handeki diğer kişilerin gelir/gider durumları değerlendirmede dikkate alınabilir.


Ticari kredilerde en yaygın teminat, firma sahibi ve ortakların şahsi kefaletleri ve taşınmazlar üzerine banka lehine kurulan ipotektir. Taşınırlar, şirket hisseleri üzerine rehin konularak da ticari kredinin geri ödenmesi teminat altına alınır. İlave olarak müşterilerden alınan çek ve senetler, ticari mal rehinleri, Kredi Garanti Fonu (KGF) ve İhracatı Geliştirme AŞ kefaleti (İGE) gibi teminatlar da sunulabilir.

Kredi borcu taksitlerinin ödenememesi durumunda kredinin alındığı banka ile iletişime geçilerek yapılandırma başvurusu gerçekleştirilebilir. Her bankanın yapılandırma prosedürleri ve değerlendirmeleri farklılık göstermekle birlikte bazı yapılandırma başvuruları da bankalarca yapılan değerlendirme sonucunda olumsuz olarak da sonuçlanabilir.  Bu nedenle kredi almadan önce kişilerin çok iyi bir geri ödeme ve bütçe planlaması yapması önerilmektedir. Yapılandırılacak krediler için de bankaların kredi transfer kampanyaları kapsamındaki ürünler incelenmeli, geriye kalan borç miktarı, var olan kredi ve yapılandırma sonrası kredi arasındaki faiz oranları farkı, ödenen ve ödeyecek toplam taksit tutarı / vade farkları ve toplam kredi maliyetlerine mutlaka dikkat edilmeli.


Aynı anda iki farklı bankadan kredi çekilmesi ile ilgili herhangi bir kısıtlama yoktur. Bankalar kredi başvurularının analizinde kredi notuna ve gelir durumuna göre değerlendirme yapmaktadır.


Öncelikle başvurun kabul edilmemesinin nedeninin öğrenilmesi tavsiye edilir. Bazen bir bankanın olumsuz yanıt verdiği bir başvuru, başka bir banka tarafından olumlu değerlendirilebilir. Kredi notunun düşük olması nedeniyle ret yanıtının alınması durumunda kişinin bir sonraki başvurusu öncesinde kredi notunu yükseltebilmesi için girişimde bulunması gerekir. Kredi notunun kısa bir süre içinde, doğru bir şekilde yükseltilebilmesi için Findeks Not Danışmanım üzerinden de danışmanlık hizmeti alınması önerilir.


Sağlıklı bir kredi notuna sahip olmak için öncelikle taksitli bir kredi veya kredi kartı gibi bir kredi ürününü kullanıyor olmak ve bu kedilere ait ödemeleri gününde yapmak çok önemlidir. Kredi notunun yüksek olması için gelir – gider dengesi ve buna bağlı olarak doğru borçlanma gerçekleştirmeye dikkat edilmelidir. Kredi notu kişiye özel olduğundan yükseltilebilmesi için yaplması gerekenler de kişiden kişiye farklılık gösterebilir. En doğru bilgi Findeks Not Danışmanım üzerinden alınacak kişisel danışmanlık hizmeti üzerinden öğrenilebilir.


Kredi notunuzun olabilmesi için öncelikle bir kredi kullanıyor veya kullanmış olmanız gereklidir. Yeni bir kredi başvurusu yapmak kredi notunuzu değiştirmez. Yeni kullanmış olduğunuz bir kredi ise notunuzu bir süreliğine düşürebilir ancak düzenli yapacağınız geri ödemeleri ile kredi notunuzu tekrar yükseltebilirsiniz. 


Bilginiz dışında sizin adınıza kredi kullanılması normal şartlarda mümkün değildir. Bun rağmen kötü niyetli kişiler kimlik ve iletişim bilgilerinizi ele geçirerek sizin adınıza kredi kullanma girişiminde bulunabilirler. Findeks’in UYARI ve TAKİPÇİ uygulamalarından faydalanarak bu tip istenmeyen durumlardan kendinizi koruyabilirsiniz.

Bankalardan kullanmış olduğunuz Tüketici, Taşıt ve Konut kredileri ile Kredi kartları ve kredili mevduat hesaplarına dair kullanım ve geri ödeme bilgileriniz kredi notunuzun hesaplanmasında dikkate alınır.


Kredi notunuz kredi hesaplarınızdaki borç ve ödeme durumlarının değişiklikleri ile mevcut kredilerinizin yaşına ve limit doluluk oranlarına göre göre günlük olarak güncellenir. Yeni bir kredi alınacaksa kredi notu sıklıkla kontrol edilmelidir. Kredi notu ile ilgili detay bilgilere www.findeks.com internet sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz.

 

Günümüzde artan tüketim ve farklılaşan alışveriş alışkanları ile beraber kredi kartı kullanımı da artmaktadır. Bu nedenle kredi kartları artık en çok tercih edilen ödeme araçlarından biri olmuştur. Kişiler, üzerlerinde para yokken dahi kredi kartları sayesinde alışveriş yapabilmekte ve istedikleri ürüne sahip olabilmektedirler. Bu durum pek çok insan için kredi kartı kullanımını çok cazip hale getirmektedir. Birçok kişi kredi kartı ile harcama yaparken ne kadar harcadığının farkına varamaz. Bu durum da bir sonraki ay kişinin bütçe yönetimini sağlıklı bir şekilde yapabilmesine engel oluşturabilecek riskler doğurabilir. Ay içerisinde ne kadar harcama yaptığının farkında olmayan ve bütçelerini aşarak alışveriş yapan kişiler kredi kartı borçlarını ödeyemeyebilir. Böyle durumlarda kredi kartları cazipliğini yitirerek bir kâbusa dönüşebilir çünkü kredi kartı borçları gününde ödenmezse kullanıcılara faiz, yasal takip gibi yaptırımlar uygulanmaktadır. Bu yaptırımların dışında olumsuz etkilenen bir başka önemli konu ise kredi kullanırken sizi etkileyen kredi notunuzdur.

Kredi kartı harcamalarından çok kart borcunun düzenli şekilde ödenip ödenmediği kredi notunu etkilemesi açısından önemlidir. Düzenli kredi kartı ödemesi yapan kişi ile sadece asgarisini yatıran ya da düzensiz yatıran kişi arasında kredi notu farkı vardır ve bu fark; ihtiyaç, konut ve her türlü kredi talebinizin olumsuz değerlendirilmesine sebep olabilir. Kredi kartına minimum ödeme yapıldığı takdirde kredi notu pozitif etkilenir. Kredi kartı ve kredili mevduat hesaplarının limitleri doğru bütçe yönetimi açısından aşılmamalıdır.


Kredi kullanan ve düzenli ödeme geçmişine sahip olan bir kişinin kredi notu, hiç kredi kullanmayan ya da az kullanan bir kişiye göre daha yüksek olabilir. Burada önemli olan kredi kullanan kişi / şirket hakkında borca sadıklık bilgisidir. Belirli bir oranda kredi kullanma alışkanlığınız olursa ve kredi kartlarını düzenli olarak kullanırsanız kredi notunuz artmaya başlayabilir. Kredi notu sorgulamak, kredi notunu düşüren durumlar arasında yer almaz. Kredi başvurusu yapmak da kredi notunuzu olumsuz yönde etkilemez ancak bankalar değerlendirme yaparken birçok farklı detayı da göz önünde bulundururlar. Kredi notunuz değişmediği halde 3 ayrı kredi başvurusu yaptığınız ve hiçbirinden olumlu dönüş almadığınız zaman Banka kendi değerlendirme sisteminde bunu olumsuz bir durum olarak yorumlayabilir. Burada notlardan kaynaklı değil, bankaların kendi uyguladıkları kredi politikaları farklı kredi kararları doğurabilir.


Talep edilen belgeler alınacak krediye ve kredi alınacak kuruma göre değişiklik gösterir. Bireysel kredi için kimlik, çalışma durumunu gösterir belgeler önceliklendirilir; çoğu zaman kefil için de aynı belgeler talep edilir. Ticari krediler için bilanço ve gelir tabloları / mizan, kimlik belgesi, tüzel kişi işletmeleri için kurumlar vergi beyannamesi, şahıs firmaları için yıllık gelir vergisi beyannamesi, vergi levhası, ticaret sicil gazetesi / ticaret ve sanayi oda belgesi / esnaf ve sanatkarlar oda kaydı / faaliyet belgesi gerekir.

Yeni bir banka kredisi almak, kredi kartınızın limitini yükseltmek veya kredi kartı çıkarmak gibi kredi ile ilgili yapacağınız tüm işlemlerde “kredi notunuz” dikkate alınır. Bu nedenle kredi başvurusu gerçekleştirmeden önce kişinin kredi notunu öğrenmesi gerekir. Kredi notunuzun yüksek ya da düşük olması ise yeni kredi taleplerinizin gerçekleştirilebilmesi için önemlidir. Findeks üzerinden alınabilecek Not Danışmanım hizmeti; kredi notuna dair merak edilen tüm detaylara yanıt alınmasına, düşük olan kredi notunun yükseltilmesine ve mevcut durumu en iyi şekilde yönetmeye yardımcı olmaktadır. Kredi talebi öncesinde kredi notunun analizi ve etkin bir şekilde yönetimi bankalardan kredi taleplerinde alınacak olumlu dönüşleri de desteleyecektir. İlave olarak kredi geri ödemelerini nasıl yapacağınızı iyi planlamanız, taksit tutarlarını ve vadelerini ödeme gücünüze bağlı olarak nasıl oluşturacağınıza dair bir ön çalışma yapmalısınız. Eğer mevcut borçlarını ödeme gücünüzün sınırına yakın ise o zaman kredi notunuz yüksek olsa bile mevcut borçlarını kapatmadan Bankanızın size ilave bir kredi vermekte isteksiz olacağını hesaba katmalısınız.


Kredi kullanan ve düzenli ödeme geçmişine sahip olan bir kişinin kredi notu, hiç kredi kullanmayan ya da az kullanan bir kişiye göre daha yüksek olabilir. Hiç kredi kullanmamış bir kişinin kredi notu hesaplanamadığı için kredi değerlendirmesi farklı bilgiler ile yapılmaya çalışılır. Değerlendirmede en fazla kullanılan, kredi başvuru formlarında yer alan bilgilerdir. Çok sık kredi kullanmak kadar çok nadir kredi kullanmak da kredi notunuzun yükselmesini engelleyen bir durumdur.


Çek ve senet ödemelerinin kişisel kredi notları üzerinde bir etkisi olmamasına rağmen ticari not hesaplamalarında ve kredi başvurunuzun olumlu/olumsuz sonuçlanmasında önemli bir faktördür. Sadece kredi başvurularında değil ticari işlemlerde de çek ve senet ödemeleriniz Findeks Karekodlu Çek Raporu ile çekinizi kabul edecek olan tarafca çekin üzerindeki karekod okutularak görülebilir. Çeklerinizi zamanında ödemeniz ticari hayatta alışverişlerinizde size yardımcı olur.


Kredi talebinde borca sadık olunup olunmaması kredi notunun belirlenmesinde etkili olan faktörlerde arasında yer alır ve kredi notunu etkileyen bir durumdur.


Yasal takip süresinde bankalar borçlulardan alacaklarını hukuki yollar ile tahsil edebilmektedirler. Eğer borçlu yasal takip sürecinde de borcunu ödemez ya da banka ile anlaşarak bir yapılandırmaya gitmezse icra takip süreci başlar.

İcra takibi başlatıldığında borçluya icra dairesinden bir ödeme emri gönderilir. Bu ödeme emri gönderildikten sonra 10 gün içerisinde borçlunun kredi kartı borcunu bankaya ödemesi ya da yapılandırma sürecini başlatması gerekir.

Borç ödenmezse ve yapılandırma için bir anlaşmaya varılmazsa borçlu için haciz başlatılır. Haciz başlatıldıktan sonra borçlunun 3 gün içerisinde mal beyanında bulunması gerekmektedir. Mal beyanında bulunulduktan sonra borçlunun mal varlığının borcu kadar olan bölümüne ya da maaşına el konulur. Ancak maaşın tamamına el konulması mümkün değildir. En fazla maaşın dörtte birine haciz konulabilmektedir. Eğer borçlunun haczedilecek bir maaşı ya da mal varlığı yoksa bu durumda yapılacak bir şey yoktur. Kredi kartı borçları için hapis cezası uygulanmaktadır, bunu da unutmamak gerekir.

Aynı zamanda kredi kartı borçlarının vaktinde yatırılmaması, çeşitli hukuki işlemlerin başlatılması kişilerin kredi notunu olumsuz etkilemektedir. Kişinin kredi sicilinde böyle bir takip sürecinin başladığını gören bankalar bu kişiye kredi vermek istemeyecektir. Daha önceden çekmiş olduğunuz kredileri düzenli olarak ödemiş olsanız bile kredi kartı yüzünden düşen kredi notunuzun, sizin yeni kredi çekme talebinizi olumsuz etkileyebileceğini unutmamak gerekir. Düzenli kredi kartı ödemesi yapan kişi ile sadece asgarisini yatıran ya da düzensiz yatıran kişi arasında kredi notu farkı vardır ve bu fark; ihtiyaç, konut ve her türlü kredi talebinizin olumsuz değerlendirilmesine sebep olabilir.

Yasal takibe düşen kredi borcu, kara listeye girmeye sebep olur. Ayrıca kredi borcu icra takibi sonrası maaşa ve eşyalara haciz gelme riski de vardır.


Çekilen kredilerin zamanından önce kapatılması durumunda ileriki taksitlerde yar alan faizlerin ödenmemesinden dolayı bir kazanç elde etmek söz konusudur. Herhangi bir kredinin ödenerek kapatılması kredi notunu yükseltir ancak erken ödeme yapıldı diye herhangi bir fazladan puan etkisi bulunmamaktadır.


Kredi Garanti Fonu, teminat yetersizliği nedeniyle kredi alamayan KOBİ’lere ve KOBİ dışı işletmelere kefil olur. KGF, KOBİ’lerin ve KOBİ dışı işletmelerin finansmana erişimine destek olur. Bankaların, ilk defa veya ilave olarak kullandıracakları, yenileyecekleri, yeniden vadelendirecekleri veya yapılandıracakları TL ve/veya döviz cinsinden nakdi ve gayrinakdi krediler ile 6361 sayılı Kanun kapsamında yetkilendirilen finansal kiralama ve yatırıma yönelik finansman sağlanması kaydıyla finansman şirketleri tarafından sağlanan kaynak için de kefalet verir. Bireysel krediler, tüketici kredileri ve çek karnesi kredisi ile şirket kredi kartları hariç, işletmelerin ihtiyaç duyduğu işletme ve yatırım finansmanı için her türlü nakdi ve gayri nakdi krediyi kapsar.

Kredi almadan önce, kredi kullanım sırasında ve kredi aldıktan sonra yapılması gerekenleri bilen kişilere kredi okuryazar denir. Bir kredi almadan önce yapılması gerekenleri araştırarak, kredibilitenizi nasıl yükseltebileceğinizi anlayarak, bu yönde finansal yapınızı düzenleyerek Kredi okuryazarlığa adım atmış olursunuz.

 

Kredi almak isteyenlerin karşılaştığı en önemli sorunlardan biri kredibilitedir. Kredi veren kurumlar açısından kredibilite, kredi verdikleri kişilerin güvenilirliğine ve borç ödeme gücüne verdikleri bir değerdir. Kredibilite, sadece bankalardan kredi almak için değil, hayatımızın pek çok alanında da önemlidir. Örneğin Ticari hayatta bir işletme sahibi olarak müşterilerimizle, tedarikçilerimizle, ortaklarımızla veya rakiplerimizle olan ilişkilerimizde de kredibilitemizi korumalıyız. Eğer müşterilerimize söz verdiğimiz mal veya hizmeti zamanında ve kaliteli bir şekilde sunamazsak, tedarikçilerimize borçlarımızı ödemezsek veya rakiplerimize karşı dürüst davranmazsak işletmemizin itibarı zedelenebilir ve kredibilitemiz düşer.

Bankalar açısından bir borcun geri ödenebilmesi için temelde iki önemli kriter vardır. Bunlardan birincisi moralite (kredibilite), ikincisi ise finansal açıdan borcu geri ödeyebilme gücüdür. Bankacılıkta bunlara sırasıyla “karakter” ve “kapasite” denir. Bankalar kredi değerlendirmesi yaparken öncelikle bu kişi veya firma aldığı krediyi vadesinde geri ödeme niyetine sahip mi diye değerlendirirler. Bu değerlendirme bankadan bankaya değişiklik gösterebilmekle birlikte esas olarak bu kişi daha önce kredi almış mı, geri ödemelerini zamanında yapmış mı, doğru bir gelir/gider yönetimi yapabiliyor mu gibi geçmiş dönemlere ait gözlemlere dayanır.

Bir işi başlatmak ya da mevcut işi büyütmek için ihtiyaç duyulan sermayeye firmalar krediler, devlet destekli hibe paketleri ve düşük maliyetleri fon programları gibi ürün ve hizmetler aracılığı ile ulaşabilmektedir. Detaylı bilgiler için linki tıklayın.

 

Ekonomik kırılganlık ekonomik anlamdaki şoklara dayanıksızlığı ifade etmektedir. Bir diğer tanımıyla ekonomik sisteme dahil olamama durumlarını ifade etmektedir. Ülkemizde her 100 yetişkinden 31 finansal sistemin dışında bulunmakta ve hizmetlerden yararlanamaktadır. Sisteme dahil olunmaması, finansal davranışların ve performansların gözlemlenememesi anlamına gelmektedir. Bunun sonucunda bir ürün veya hizmet kullanım ihtiyacı doğması durumunda sağlıklı bir değerlendirme yapılamamaktadır. Bu sistemin dışında olan nüfus ekonomik anlamda çok büyük bir potansiyel barındırmaktadır. Finansal ve kredi okuryazarlığının artırılması ile birlikte bu potansiyel kullanılabilecektir.

Finansal okuryazarlığın artırılabilmesi için finansal ürünlerin kullanılmaya başlanması gerekmektedir. Bununla birlikte alınacak danışmanlık doğru bilgiye ulaşılarak bu ürünlerin doğru kullanılabilmesi için oldukça önemlidir.

Faktoring mal veya hizmet satışından doğmuş ve doğacak alacakları, vadeli alacakları temlik yoluyla devralıp bu alacaklara karşılıkta temelde 3 hizmeti sunan bir finansal üründür. Garanti, tahsilat ve finansman hizmetleri temel hizmetleridir.

Faktoring vadeli alacakları devir alarak finansman sağladığı için ticareti ve alacağı finanse eden bir üründür. Buna kısaca ticaret finansmanı veya alacak finansmanı da denmektedir. KOBİ’ler vadeli alacaklarını nakde çevirip işletme sermayesi yaratarak sürekli ve kesintisiz nakit akışı sağlayabilmekte ve kontrollü büyüme potansiyeli yakalamaktadırlar. Faktoring ile birlikte bilançoda alacaklarını temlik yoluyla devrettikleri için stokları ve ticari borçları azalmakta, bu şekilde bilançonun likiditesi artmaktadır.

Finansal kiralama, dünyada bilinen adıyla leasing, hem finansal kiralamayı hem de operasyonel kiralamayı kapsamaktadır. Bir yatırım malının mülkiyeti, finansal kiralama şirketinde kalarak belirlenen kiralar karşılığında kullanım hakkının kiracıya verilmesi ve sözleşmede belirlenen bir değer üzerinden sözleşme sonunda mülkiyetin kiracıya geçmesini sağlayan bir finansman yöntemidir. Alışılmış kredi ilişkisinden farkı, kredinin kiracıya nakit olarak verilmemesi ve bunun yerine mal olarak verilmesidir. Operasyonel kiralama da finansal kiralama dışında kalan kiralamalar olarak nitelendirilmektedir.

Amaçlarında mevcut tesislerini büyütmek, kapasite artırımında bulunmak, işlerini modernize etmek isteyen, yeni üretim alanlarında faaliyet göstermek, dağıtım kanallarını genişletmek, enerji tasarrufu yapmak isteyen ya da yeni iş kollarında faaliyet göstermek isteyen bütün kurumlar, KOBİ’ler finansal kiralama yapabilir ve finansal kiralama sözleşmesinde kiracı olarak taraf olabilirler.

Bağımsız ve amortismana tabi tüm sabit kıymetler finansal kiralamaya konu olabilmektedir.

 

Krediden farklı olarak, kredi burada nakdi olarak değil mal olarak verilmektedir. Tahsis sırası ve tahsis süresi çok daha kısadır, bu sayede kredi onayı daha hızlı çıkabilmektedir. Kiracının sektöründe ve tahsilat imkanlarında mevsimsel etkiler varsa buna uygun esnek ödeme planları sunulmaktadır. Ayrıca vergi ve harç istisnaları bulunmaktadır.

 

Finans sektörü ve finansal piyasalar, KOBİ’lerin büyüme ve genişleme sürecinde çok önemli paydaşlardır. Ancak bu katkı KOBİ’lerin finansal süreçleri ve ürünleri takip ettikleri ölçüde başarılı olmaktadır. İşletmeler, kendi maliyetlerini, gelirlerini veya kârlılık analizlerini yapmamaları durumunda tam fayda sağlayamamaktadırlar. KOBİ’lerin büyüme ve gelişme stratejilerinin desteklenmesi için krediye ulaşım ve kredi kullanım süreci oldukça önemlidir.

Finansal Kurumlar Birliği tarafından sunulan bir sistemdir. KOBİ’lerin açık hesap satışlarının, yani bir çek veya senet gibi bir teminat/ödeme aracı olmadan yapmış oldukları satışlarının bu sistem üzerinden alınan alıcı teyidi ile nakde dönmesi ve KOBİ’lerin finansmana erişimi söz konusudur.  

Finansal kiralama sözleşmeleri daha önce noterlerde tescil edilmekteydi. Yeni kanun kapsamında yazılı olarak yapılması yeterli sayılmış ve sözleşmelerin Finansal Kurumlar Birliği tarafından tescil edilmesi zorunluluğu getirmiştir. Finansal kiralama sözleşmelerine kiralayan taraf olan finansal kiralama şirketleri, katılım, yatırım ve kalkınma bankaları bu sistemi kullanmaktadır. Sözleşmeler elektronik imza ile imzalanmakta ve zaman damgası mührüyle tescil edilmektedir. Ayrıca leasing’e konu mallar üçüncü kişiler tarafından da sorgulanabilme imkanına sahiptir.  

Kredi okuryazarlığı, kredilendirme sistemlerinin nasıl işlediğinin, kredi türlerini tahsis ve teminatlanma sürecini faiz oranlarının ve geri ödeme koşullarının nasıl belirlendiğinin, kredi puanlarının nasıl hesaplandığının anlaşılmasına yardımcı olmaktadır.

Kredi okuryazarlığı konusunda bilinçli olan bir kişinin bilmesi gereken unsurlardan bir tanesi kredi türleridir. Diğer bir unsur ise kredi faiz oranlarıdır. Gerçek ve tüzel kişilerin faiz oranlarını nasıl belirlendiği, kredi maliyetlerinin nasıl oluştuğu gibi konuları bilmeleri gerekmektedir. Faiz oranları kredi geri ödemelerinde ne kadar ödeme yapılacağını belirleyen en önemli faktörlerden bir tanesidir. Bu kapsamdaki bir diğer öğe ise kredi geri ödeme koşullarıdır. Geri ödeme planları, taksit miktarları, ödeme süresi, erken ödeme seçenekleri, erken ödemenin avantajları veya dezavantajları gibi konuları içermektedir.

Kredi notu bu alanda bilinmesi gereken diğer konulardan bir tanesidir. Kredi okuryazarlığı kişilerin kredi puanlarını nasıl hesaplandığını, bu puanların finansal durumları nasıl etkilediklerini anlamalarını sağlamaktadır. Kredi notu kredi başvurularının kabul edilip edilmemesi, faiz oranlarının belirlenmesi, teminat süreçlerinin ve teminat oranlarının belirlenmesi, vadelendirme süreçleri gibi diğer unsurlar üzerinde oldukça etkilidir.

Kredi okuryazarlığı, bireylerin borçlarını nasıl etkili bir şekilde yöneteceklerini, finansal sıkıntıların önüne nasıl geçeceklerini anlamalarını sağlamaktadır. Bütçe oluşturma, tasarruf etme, borçları önceliklendirme gibi stratejiler borç yönetimi için oldukça önemlidir.

 

Ticari krediler kendi içerisinde niteliklerine, vadelerine, teminat yapısına, kaynağına ve veriliş amacına göre olmak üzere 5 farklı şekilde sınıflandırılmaktadır.

  • Niteliklerine göre krediler nakdi ve gayrinakdi olarak ayrılmaktadır.
  • Vadelerine göre krediler kısa, orta ve uzun olarak ayrılmaktadır.
  • Teminatlarına göre kredileri teminat yapılarına göre teminatsız krediler, şahsi teminatlı krediler ve maddi teminatlı krediler olarak ayrılmaktadır.
  • Kaynağına göre kredilere mevduat öz kaynak ve benzeri kaynaklardan kullandırılan krediler ve banka kaynaklı krediler olarak ayrılmaktadır.
  • Veriliş amacına göre yatırım kredileri ve işletme kredileri olarak ayrılmaktadır.

 

Bankaların karakter, kapital, kapasite, koşullar ve karşılıklarda an oluşan kredilendirme prensipleri vardır. Bu prensiplerin bilinmesi ve anlaşılması krediye erişim sorunlarının önüne geçebilmektedir.

Finansal analiz elde edilecek bulgularla yatırım kararı, fonlama, finans kaynağı, sermaye kaynağı gibi konularda doğru kararlar verilmesini sağlamaktadır. İşletmeler bu analizler sayesinde finansal durumlarını tam olarak anlayabilmekte, gelecekle ilgili nakit akışı ve projeksiyonlarını oluşturabilmektedirler.

Finansal analizin yapılamaması durumunda işletmeler anlık finansal durumları hakkında yanlış veya eksik bilgiye sahip olabilmektedir. Benzer şekilde risk yönetimi ve finansal planlama konularında birtakım eksiklikler olabilmektedir. Beklenmedik ekonomik koşullar veya işletmelerin beklenmedik maliyetlerin ortaya çıkması gibi durumlara karşı risk yönetimi stratejisi de geliştirmesi önemlidir. Finansal analizin doğru yapılması bu riskleri azaltmakta, daha sağlıklı kararlar alınmasını ve anlık şoklardan korunmasını sağlamaktadır.

Etkin ve sağlıklı finansal yönetim için kredi ihtiyacının net olarak belirlenmesi, ihtiyaçtan daha fazla borçlanılmaması ve kredi kullanımında geri ödemelerin iyi hesaplanması gerekmektedir. Doğru ürün ve doğru hizmet kullanımı önemlidir.

KOSGEB KOBİ’lerin finansmana erişim ihtiyaçlarında onlara destek olmak için çalışmaktadır. Geri ödemeli, geri ödemesiz desteklerin yanı sıra kredi faiz destekleri, acil destek kredisi gibi destekler de bulunmaktadır. Bankalarla yapılan protokoller kapsamında firmaların bankalara ödeyeceği faiz veya kâr payı masraflarının tamamını, yeri geldiğinde de belirli bir bölümünü KOSGEB karşılamaktadır. Böylece uygun koşullarda girişimcilerin, KOBİ’lerin finansmana erişimini sağlanmaktadır. 

Yapılan protokollere göre değişiklik göstermektedir. KOBİ’ler birçok destek programına çevrimiçi olarak başvurabilmektedir. Sonrasında anlaşma yapılan bankalara başvurarak krediye erişebilmektedirler.

KOSGEB tarafından hazırlanan İşletme Değerlendirme Raporu, bir işletmenin Türkiye genelindeki ve sektördeki konumunu, son 5 yıllık dönemdeki performansını, mali durumunun yıllar itibarıyla gelişimini gösteren finansal bilgileri sektör ortalamaları ile birlikte gösteren rapordur. İDR raporuyla işletmeler kendilerini daha doğru konumlandırabilmekte, dolayısıyla daha sağlıklı bir şekilde stratejilerini belirleyebilmektedirler.

Findeks’in firmalara yönelik risk ve çek raporları, bankaların firmaları değerlendirme sürecinde faydalandıkları ve kredi verme kararlarını belirleyen çok önemli raporlardır. İşletme Değerlendirme Raporu, bu raporların içerdiği bilgilerin dışında, mali tabloları, sektörde diğer firmalarla mukayesesi, sıralaması, Ar-Ge’ye verdiği önem, insan kaynakları yaklaşımı gibi kapsamlı veriler sağlamaktadır. Bankalar bu raporla hem aldıkları kararları teyit etmekte hem de aldıkları verileri tekrar pekiştirmektedirler. Bu verilere düzenli olarak erişilebilmektedir.  

Doğrudan kredi notunu etkilememektedir. İşletmelerin geçmiş dönem performansları daha çok dikkate alınmakla birlikte, İDR raporlarında firmaların verimliliğini yönetim felsefesi, ileriye yönelik projeksiyonları, faaliyet gösterdiği sektör ile doğru bir uyum içerisinde olup olmadığı gibi konuları incelenebilmektedir. Bu sayede bankalar pek çok veriyi pozitif anlamda dikkate alma şansı yakalayarak kararlarını pekiştirme imkanı bulmaktadır.

 

KKB ve KOSGEB iş birliğinde kapsamında işletmeler Findeks platformu üzerinden İDR raporlarına kolaylıkla erişebilmektedirler. Rapor almadan önce tüzel firmalar için bir banka üzerinden, şahıs firmaları için ise online olarak Findeks üyeliği yaptırılması gerekmektedir. Bankalar firmanın onayı olmadan İDR raporlarını alamamaktadır. Bir firmanın İDR raporuna ulaşabilmek o firmanın Findeks üzerinden vereceği rıza ile mümkün olabilmektedir.

Findeks tarafında çek raporları ve risk raporları bu imkanı sağlarken, İDR üzerinde geçmişe yönelik verilerle oluşturulan trendler, gelir idaresinden alınan bilgiler, firmanın sosyal güvenlik kurumuna olan edimi, işçi çalıştırma potansiyeli, buna ilişkin alınan veriler ve yapılan hesaplamalar bu riski alma konusunda bankaların ya da paydaşların kabiliyetini artırmaktadır. Her iki rapordan da süreçte faydalanılmaktadır. Bütün bu verilerin kullanılması firmaların piyasadaki alacak kalitesini yönetebilmesi için önemlidir.

Kredi notu ve Risk Raporu piyasa genelinde kredi değerliliği açısından kullanılan önemli unsurlardır. Bu unsurlar dışında İDR raporu sahip olduğu detaylı veri setleri ile geçmiş ve mevcut durumlarının ispatı için firmalar tarafından bir araç olarak kullanılabilmektedir.

2 tane temel kriter bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi kredibilite, bir diğeri de ödeme gücüdür. Bu iki kriter birlikte değerlendirilmektedir. Bankalar verilere dayalı analizlere ek olarak daha çok tecrübeye ve piyasa istihbaratına dayalı olan farklı veri setiyle de değerlendirme ve derecelendirme çalışmaları yapmaktadırlar.

Firmaların yaptıkları ticarette ne kadar kendilerini geliştirdikleri, hem iç pazarın hem de dış pazarın ne kadar farkında oldukları, doğru kaynakları kullanma kapasiteleri, çalıştıkları bankalar, bankalarla çalışma şekilleri gibi kriterler göz önünde bulundurulmaktadır.

Finansal okuryazarlık bireylerin finansal konuları anlama, yönetme, doğru finansal kararlar alma yeteneği ve becerisidir. Ödeme sistemleri ürünlerinin doğru ve etkin şekilde kullanılmasına yardımcı olmaktadır. Finansal okuryazarlık ödeme sistemleri için gerekli olmakla birlikte ödeme sistemleri de finansal okuryazarlığa oldukça yoğun bir katkı sağlamaktadır.

Özellikle finansal sisteme erişimi kolaylaştırmakta, hem son tüketici için hem de iş yerleri için para alışverişini şeffaflaştırarak finansal okuryazarlığın artmasına destek olmaktadır. Bu ilişki dört başlık altında toplanabilir.

  • Finansal Erişime Katılım
  • Farkındalık ve Bilinçlendirme
  • Bütçeleme ve Para Yönetimi
  • Riskli Güvenlik Faktörleri

Ödeme sistemleri birçok kişinin finansal ekosisteme ilk giriş adımını oluşturmaktadır. İlk tanışılan finansal üründür, çünkü ödeme yapmak ve almak en temel finansal okuryazarlık becerileri arasında yer almaktadır. Banka kartları ve de ön ödemeli kartlarla birlikte her kesimin bir ödeme aracına sahip olduğunu söylenebilir. Bu ürünlerin dijital kanallardan yönetilmesi ile birlikte bu alanda bilgi sahibi olma seviyesi de artmaktadır.

Bireylerin hem kişisel hem de işletmeleriyle alakalı finansal konuları anlaması, onlarla alakalı karar alabilmesi, finansal hedeflere ulaşabilmesi gerekmektedir. Gelir giderlerin takip edebilmek, bütçe oluşturabilmek, borç yönetimi yapabilmek, tasarruf ve yatırım enstrümanlarını doğru kullanabilmek kritik öneme sahiptir.

Dünyada 250’nin üzerinde dijital banka bulunmaktadır ve dijital bankaların kredi okuryazarlık ve finansal okuryazarlık alanında katkıları büyüktür. Kullanım kolaylığı, bilgilendirme imkanları, finansal takip araçları gibi sağlanan faydalar kullanıcıların kredi okuryazarlığına katkı sağlamaktadır. Mobil uygulamalar üzerinden çeşitli bilinçlendirme ve bilgilendirme faaliyetleri bulunmaktadır. Ayrıca çevrimiçi olarak kredi başvuruları, kredi kartı başvuruları, hesap hareketlerinin takibi gibi nakit akışa dair tüm finansal işlemler daha rahat gerçekleştirilebilmektedir.

Doğru kredi kullanımı ve bütçe yönetimi için alınacak hizmetler yol gösterici olmaktadır. Piyasada birçok kullanılabilecek finansal enstrüman bulunmaktadır. Bu enstrümanların piyasa dinamikleri göz önünde bulundurularak seçilmesi ve kullanılması, yani finansal hayatın sağlıklı yönetilebilmesi için finansal okuryazarlık önem arz etmektedir.

Kredi Garanti Fonu (KGF), teminat yetersizliği sebebiyle krediye erişimde sorun yaşayan KOBİ’lerin finansmana erişimini kolaylaştırmak amacıyla kurulmuştur. Türkiye’nin ilk kefalet kuruluşu olan KGF, tüm işletmelerin finansmana erişimini kolaylaştırarak Türkiye’nin büyüme ve kalkınmasına stratejik destek sağlamayı amaçlamaktadır. KGF, geçici bir destek yerine ekosistemde yapısal bir kurum olarak görev almaktadır.

KGF kefaletiyle kredi kullanan KOBİ’ler yatırım kredilerinde 10 yıla kadar, işletme kredilerinde ise 5 yıla kadar vade kredi kullanım imkanı bulmaktadır. Bununla birlikte kefalet alanında devlet kararıyla bireysel kredilerde ve işletme kredilerinde 96 aya kadar, yatırım kredilerinde ise 156 ayı aşmamak kaydıyla yapılandırma imkanı sunulmaktadır. Kredi Garanti Fonu ile kredi kefaletiyle kredi kullanıldığında normal kefaletli normal kredilerin dışında daha uygun ve daha faydalı imkanlara sahip olunabilmektedir.

KFK, kredibilitesi iyi olmasına rağmen teminat veremediği için kredi kullanamayan firmalara hazine destekli kefalet sistemiyle ilerleyen dönemlerde destek vermeyi hedeflemektedir. KFK katılım bankalarıyla çalışan ancak teminat yetersizliği nedeniyle sorun yaşayan KOBİ ve KOBİ dışı işletmelerin finansmana erişimini kolaylaştıracaktır. Kredibilitesi iyi olmasına rağmen teminat veremediği için kredi kullanamayan firmalara hazine destekli kefalet sistemiyle destek verilecektir. Bununla birlikte firmaların da teminat sorununu ortadan kaldırmış olacaktır.

KGF doğrudan ve bankalar aracılığı ile kefaletleri sağlamaktadır. KOBİ’ler, onaylanmış bir projeleri olması durumunda geri ödemeli destekler için doğrudan KGF’ye başvurarak finansmana ulaşabilmektedir. Banka aracılığı ile de süreç ilerletilebilmektedir. KOBİ’ler kredi taleplerini bankaya iletebilmekte, banka kendi kredi tahsis sürecini tamamladıktan sonra uygun gördüğü kredi talebini kefalet başvuru ekranı üzerinden KGF’ye iletebilmektedir. KGF’nin halihazırda 22 adet destek paketi bulunmaktadır.

Kefalet vermek için iki kaynak kullanılacaktır; öz kaynak ve Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın sağlayacağı destek paketleri. İlerleyen zamanlarda kaynak çeşitliliğinin artırılması planlanmaktadır.

KOBİ ve KOBİ dışı yararlanıcılar başvuruyu katılım bankaları üzerinden yapabilecekledir. Kredi verenler yani katılım bankaları, müşterileri adına KFK’dan kefalet talebinde bulunacaklar ve Hazine destekli kefalet talepleri portföy garanti sistemi kapsamında katılım bankaları tarafından değerlendirilecektir. KFK tarafından ekstra bir değerlendirme yapılmayacaktır. Yani yararlanıcıların kredi değerlendirilmesini, kredi veren bankalar yapacaktır. KFK burada ilave bir değerlendirme yapmayarak sadece gerekli kontrolleri yaparak kefalet başvurularını onaylayacaktır.

KOBİ’lerin alacaklarının banka ve finans kuruluşları nezdinde daha kıymetli bir teminat haline getirilerek KOBİ’lerin finansmana erişiminde hem teminat hem de maliyet avantajı sağlanması hedeflenmektedir.

Kredi kararları verilirken çevresel ya da sosyal boyutu olan, yani sürdürülebilir finans anlamında öne çıkan projeler önceliklendirmektedir. O projenin getirisi ve firmanın ödeme isteği ve kabiliyeti, mortalitesi ön plandadır. Artık sürdürülebilir finans denilen noktada çevresel, sosyal ve yönetişim boyutları da değerlendirilmeye katılmak durumundadır. Kurumsal olan firmalar için dikkat edilen noktalar neler ise KOBİ’ler için de aynı performansın beklenmesi söz konusudur.

Çevre, yenilenebilir enerji yatırımları için kurgulanan güneş enerjisi kredisi, su atık yönetimine yönelik krediler gibi ürünler ile sürdürülebilirliğe daha fazla hizmet eden yatırımlar daha uygun kaynaklarla elde edilebilir kılınmaktadır. KOBİ’lerin çevre alanındaki yatırımları günümüzde fiyat ve limit tesisi alanlarında çok daha fazla önceliklendirilmektedir.

KOBİ’ler toplam işletmelerin arasında %99’nu, istihdamın % 70’ini, ihracatın direkt olarak % 30’unu, dolaylı olarak % 50’sini teşkil etmektedir. Bu nedenle KOBİ’ler arasında sürdürülebilir girişimlerin farkındalığının artırılmasında büyük bir önem taşımaktadır. Son dönemde özellikle uluslararası kaynaklarla çalışmaya başladıktan sonra sürdürülebilirlik temel parametre haline gelmiştir. Bu kapsamda ülkemizde geçtiğimiz dönemde Türkiye Yeşil Sanayi Projesi duyurulmuştur ve temelde yeşil dönüşümü hedeflenerek 250.000.000 dolarlık bir kaynak KOSGEB’e aktarılmıştır.

Bu kaynak kullandırılırken göz önünde bulundurulan 3 temel başlık vardır.

  • Çevresel Etkiler
  • Sosyal Etkiler
  • Yönetişime ve Şeffaflığa Verilen Önem

KOBİ’lerde en temelde bir işletme bilincinin oluşturulması kapsamında KOSGEB’in sunduğu bazı danışmanlık paketleri bulunmaktadır. KOSGEB tarafından oluşturulan finansal danışmanlık sistemi ile KOBİ’lere dijital danışmanlık sistemi, yalın dönüşüm danışmanlığı, enerji verimliliği danışmanlığı gibi birçok alanda rehberlik edilmektedir.

Reel Sektörün Gözünden Alacak Riski Yönetimi ve Kredi Okuryazarlık

29 Haziran Çarşamba – 10.30 – 12.00

Moderatör

TOBB ETÜ Üniversitesi Öğretim Üyesi
Ali Oğuz Diriöz

Konuşmacılar

• Hüseyin Ergün, Alarko Carrier, Finansman Müdürü
• Mahmut Öztürk, Sepaş Enerji, Hazine Müdürü
• Tolga Kubat, Otokoç Otomotiv, Finansman ve Kurumsal Risk Müdürü

İçerik Detayları

• Reel sektör profesyonellerinin gözünden kendi bayi, tedarikçi ve distribütörlerine kredi risklerini etkin yönetmeleri için Findeks hizmetlerinin faydalarının anlatılması böylece krediye ulaşma imkanının güçlendirilmesi
• Farklı sektörlerdeki profesyonellerinin bir araya gelerek Findeks hizmetlerinin faydasını diğer sektör temsilcilerine örnek teşkil edecek şekilde anlatması

Krediye Ulaşmada Dijitalleşmenin Önemi

28 Haziran Salı – 14.00 – 15.30

Moderatör

TOBB Sanayi ve KOBİ Politikaları Müdürü
Cahit Ceren

Konuşmacılar

• Katılım Bankaları Birliği
• Koray Bahar, TOBB Finansal Teknoloji Meclisi Başkanı ve Figopara CEO
• Vakıfbank
• Cemre Bozer, Akbank KOBİ Bankacılığı Pazarlama Müdürü

İçerik Detayları

• İşletmelerin alacak riski yönetiminin dijital dönüşümü
• Katılım bankalarının finansmana erişim için sunduğu dijital çözümler
• TOBB'un KOBİ’lerin dijitalleşmesi için sunduğu çözümler ve krediye ulaşmaya faydaları

Krediye Kolay Erişim ve İşletmelerin Kendini Tanıması

27 Haziran Pazartesi – 14.00 – 15.30

Moderatör

TOBB Başkan Danışmanı ve Reel Sektör, Ar-Ge ve Uygulama Daire Başkanı
Hasan Çağlayan Dündar

Konuşmacılar

• Alirıza Ozan Kemaloğlu, KOSGEB Bilgi Yönetimi ve Karar Destek Dairesi Başkanı
• FKB
• Filiz Ünal , Faktoring Sektöründen Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı
• Mehmet Karakılıç, Finansal Kiralama Sektöründen Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı
• Şennur Gökçe Baran, KGF Ürün Yönetimi ve Pazarlama Bölüm Müdürü

İçerik Detayları

•İşletmelerin kendini tanıması ve kendini anlatma kabiliyetine sahip olması adına sahip olduğu enstrümanlar hakkında bilinçlendirilmesi
• İşletmelerin Findeks raporları sayesinde kendi kredibilitesine dair bilgilere sahip olması ve bunu krediye kolay erişim için kullanabilmesi
• KOSGEB İşletme Değerlendirme Raporu (İDR), Sanayi İşletme Kapasite Raporu vb. araçlara erişim ve bu rapor sayesinde firmanın kendini sektörü içinde değerlendirebilmesi ve kendi anlatma imkanı bulabilmesi
• Bankaların gözünden Findeks raporlarına bakışın reel sektöre anlatılması
• Bankaların gözünden Findeks raporlarına bakışın reel sektöre anlatılması
• İşletmelerin finans yönetim becerilerinin krediye kolay erişime olan etkileri

Bireyler için Kredi Okuryazarlık

27 Haziran Pazartesi – 10.30 – 12.00

Moderatör

KKB ve Findeks İş Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı
Koray Kaya

Konuşmacılar

• Finansal Okuryazarlık ve Erişim Derneği • (FODER)
• Ziraat Bankası
• Özlem Denizmen, Finansal Okuryazarlık
• Girişimcisi, Moneye ve Para Durumu Kurucusu

İçerik Detayları

• Bireysel bütçe yönetimi
• Doğru borçlanma ve kişisel finansını doğru yönetme
• Birey olarak parasal konularda yaptığımız hatalar, bu hataları nasıl düzeltilebileceği hakkında farkındalık sağlanması
• Doğru kredi / kredi kartı kullanımı
• Findeks raporlarının bireylerinin kredibilitesini anlama ve diğer kişilere yansıtmadaki önemi